Öğrenmenin En Basit Yolu: Feynman Tekniği
Richard Feynman, 20. yüzyılın en parlak beyinlerinden biri olarak kabul edilen, Nobel Ödüllü bir fizikçiydi. Ancak onu efsane yapan tek şey bilimsel başarıları değildi; aynı zamanda tüm zamanların en iyi öğretmenlerinden ve belki de en iyi öğrencilerinden biriydi.
Feynman'ın öğrenme felsefesi basit bir ilkeye dayanıyordu: "Bir şeyi gerçekten anlamanın en iyi yolu, onu basit bir dille başkasına anlatmaya çalışmaktır." Bu yaklaşım, günümüzde "Feynman Tekniği" olarak bilinmektedir.
Feynman bu tekniği sadece fizik ve matematik için değil; müzik, sanat, biyoloji ve daha birçok farklı alandaki konuları öğrenmek için de kullandı. Bu yöntem, özellikle yeni bir dil öğrenirken de inanılmaz derecede etkilidir. Sadece kelime ve dil bilgisi ezberleyip ezberlemediğinizi değil, dili gerçekten anlayıp kullanabildiğinizi test etmenin mükemmel bir yoludur.
Feynman Tekniği Nedir?
Bu teknik, "bildiğini sanmak" ile "gerçekten bilmek" arasındaki farkı ortaya çıkaran acımasız ama etkili bir filtredir. Karmaşık konuları aldığınızda, genellikle teknik jargonun ve karmaşık terimlerin arkasına saklanırız. Feynman Tekniği, bu maskeyi düşürmenizi sağlar.
Temel olarak 4 adımdan oluşur:
Adım 1: Konuyu Seçin ve Çalışın
Öğrenmek istediğiniz konuyu seçin. Bu, "küresel ısınmanın nedenleri" gibi akademik bir konu veya "iyi bir fotoğrafın nasıl çekileceği" gibi pratik bir beceri olabilir. Konu hakkında okuyabildiğiniz kadar okuyun, notlar alın.
Adım 2: Bir Çocuğa Anlatır Gibi Öğretin
Boş bir sayfa kağıt alın (veya bir kelime işlemci açın). Konuyu, 10 yaşındaki bir çocuğa veya konunuz hakkında kesinlikle hiçbir şey bilmeyen birine anlatıyormuş gibi yazın.
- Jargondan Kaçının: Teknik terimler veya karmaşık bir dil kullanmayın.
- Basit Analojiler Kullanın: Karmaşık bir fikri, basit bir benzetmeyle açıklamaya çalışın (örneğin, "bir atom, güneşin etrafında dönen gezegenler gibidir" - gerçi Feynman daha sonra bu analojiyi çürütecek kadar ilerlemiştir).
Adım 3: Boşlukları ve Hataları Bulun (En Önemli Adım)
Bu, tekniğin kalbidir. Anlatımınızı yazarken, kaçınılmaz olarak bazı yerlerde takılacaksınız.
- Belki iki fikir arasındaki bağlantıyı kuramadınız.
- Belki bir terimi açıklamakta zorlandınız.
- Belki de basitçe "eee, sonra işte o şey oluyor" demek zorunda kaldınız.
İşte bu takıldığınız yerler, sizin bilgi boşluklarınızdır. Bu, konuyu tam olarak anlamadığınızın kanıtıdır. Şimdi, kaynak materyalinize (kitaplarınıza, notlarınıza) geri dönün ve sadece o boşlukları doldurmak için tekrar çalışın. Bilgiyi tam olarak anladığınıza emin olana kadar bu adımı tekrarlayın ve basit açıklamanızı yeniden yazın.
Adım 4: Gözden Geçirin ve İyice Basitleştirin
Artık konuyu basitçe açıkladığınızı düşünüyorsunuz. Şimdi, yazdıklarınızı sesli okuyun. Kulağa karmaşık gelen yerler var mı? Hâlâ çok teknik görünen kelimeler kullanmış mısınız?
Tüm açıklamanızı mümkün olan en basit, en anlaşılır ve en akıcı hale getirene kadar metni budamaya devam edin. Eğer elinizdeki metin, konuyla ilgili hiçbir fikri olmayan birinin bile "A, tamam, anladım" demesini sağlayabiliyorsa, başarılı olmuşsunuz demektir.
Dil Öğreniminde Kullanımı
Bu teknik, dil öğreniminde harikalar yaratır. Örneğin, İspanyolca öğreniyorsunuz ve "Subjunctive" (dilek kipi) konusunu anlamaya çalışıyorsunuz.
- Adım 1: Konuyu çalışın.
- Adım 2: Bir arkadaşınıza, "Subjunctive nedir ve ne zaman kullanılır?" sorusunu İspanyolca (veya başlangıçta Türkçe) basitçe açıklamaya çalışın.
- Adım 3: "Umarım..." ile başlayan bir cümle ile "Eğer..." ile başlayan bir cümle arasındaki farkı açıklarken takıldığınızı fark edeceksiniz. İşte bu sizin boşluğunuzdur. Kaynaklara geri dönün.
- Adım 4: "Bu kipi, bir şeyin gerçekliğinden emin olmadığımızda veya bir dilekte bulunduğumuzda kullanırız" gibi basit ve net bir açıklamaya ulaşana kadar çalışın.
Aynı şekilde, "mükemmel bir sandviçin nasıl yapılacağı" konusunu öğrenmek istediğiniz dilde açıklamaya çalışın. "Peyniri dilimlemek", "ekmeğe tereyağı sürmek" gibi ifadeleri söyleyemediğinizde, tam olarak hangi kelime dağarcığına ihtiyacınız olduğunu bağlam içinde öğrenmiş olursunuz. Bu, rastgele kelime listeleri ezberlemekten çok daha kalıcıdır.


